Berk Balı için gittikçe zorlaşan bir süreç... yeni arkadaşlar edinmek.. Onun tabiri ile 'arkadaş etmek' ( make friends ) Belki şu anda kendi ülkemde olduğum için ya da Berk Balı ortaokulda olduğu için -bilemedim- artık okul, okul aktiviteleri, velilerle tanışmaya eskisi kadar zaman ayırmadığımı gördüm. Belki de yorulduğumdan 😏 ya da okulunun 30km uzakta olmasından....
Dün ilk defa 7. sınıf anneleri ile çocuklar için organize edilen bir aktiviteye katıldık. Neredeyse Aralık ayı oldu Ağustos'da yeni başladığı okulundan hiçbir anneyi tanımadığım için bu organizasyonu kaçırmak istemedim. Bu 3 saat benim için eskiyi anma, karşıdakini anlama, ülkenin başka yüzünü görme ve expat hayatın ülke değiştirdikçe çok fazla deişmediğini görme açısından süper gözlemlerle geçti...
'Empati' yapabildiğim için dil bariyerini, büyük şehirde oturma ve kullanılacak yerleri öğrenme zorluğunu, annelerin yaşadıkları iniş çıkışlarını çok iyi anlayabiliyordum. Dışarda Türk imajının iyi olmamasından dolayı kendini anlatma ve bağlantı kurmada çok çaba harcaman gerekir; burada da yabancılar Türk olduğun için sözlerine dikkat etmeleri gerekir gibi düşünüyorlar, o yüzden temkinli konuşuyorlar.
Yeni öğrendiklerim ise Türkiye'de 'ikamet' almak için yaşanan zorluklar, Ağustos'da başvurulan izinler için Aralık'da mulakat beklemeler, vize sorunları vb... Türkiye'de çalışmanın gerekliliği olsa gerek genelde çalışan babaların tatillerinin son güne kadar belli olmamasından dolayı önceden Noel ve yaz tatili planlarının yapılamaması şikayetler arasındaydı.
Beni sevindiren yanı ise Asya'lıların Türkiye'de pek bulunmayan 'tofu' gibi yiyeceklerin internet siparisi ile aralarında satın aldıklarını ve dağıtmalarını öğrenmek oldu. Aklıma Çin'deyken Istanbul'dan kilo kilo taşıdığım beyaz peynirler geldi ve aramızda kısır için ince bulgur alışverişlerimizi hatırladım.
Değişmeyen 'expat' hayatı özellikleri ise....
- Dil kurslarına gitmek ve yeterince dil pratiği yapamamaktan bahsetmek
- Kendi dil ve kültüründen insanlarla sıkca bir araya gelmek
- Aileye adanmış hayatlar
- Şehrin güzelliklerini yaşamak ve şükretmek
- Bulunduğun ülke veya insanlarını eleştirmek